Wednesday, 13 January 2016

Dar kafalılık ya da vizyonsuzluk üzerine kısa bir yazı


Dar kafalılık ya da vizyonsuzluk üzerine kısa bir yazı.

Yukarıdaki birinci şekilde günümüzdeki tüm fizik teorilerini görüyoruz. Bu yazıda bu teorilerin detaylarına girmeyeceğim. Mümkün olduğunca sade bir dille ve farklı çok uzun olmayan yazılarda örnekler vererek açıklamayı sürdürmeyi hedefliyorum. Birçok öğrenci ve profesörün dahi halen anlamakta zorluk çektiği ve anlayamadığı modern fiziği yalın günlük dile indirgemenin ve hayatımıza etkilerini anlatmanın çokta kolay olmadığını söylemem gerek. 

Alttaki ikinci şekilde ise, Michelson ve Lord Kelvin'nin en hafif ifadeyle talihsiz açıklamalarını ve ardından yapılan gelişmeleri görüyoruz. "Fizikte herşeyin keşfedildiğini ve bundan böyle keşfedecek başka birşey kalmadığını" açıklamalarının ardından 1905 yılında Einstein fotoelektrik etkisi üzerine bir makale yayınlamış ve daha sonra 1921 yılında bu alanda nobel ödülü almıştır. Sanırım bu nobel ödülü, bu talihsiz zihinlere ciddi bir darbe olmuştur. Ayrıca şunu belirtmekte fayda var ki, tarih daha henüz sol alttaki G (Newtonian gravity) seviyesindeyken yapılmış açıklamalardır.

Kıssadan hisse; aklımızı merakta ve öğrenmeye açık tutmanın ne kadar doğru bir yaklaşım olduğunu kanıtlayan tarihsel bir duruma tanıklık etmiş olduk. Bazı insanlar öğrendiklerinin herşey olduğunu ve ötesinin olmadığına kendilerini inandırmışlardır. Değişmeyeceklerini ve insanların değişmediklerini savunurlar. Bu ifade, şu anlama gelir : "ben herşeyi öğrendim; biliyorum. daha fazla öğrenecek birşey yoktur. Bu nedenle değişmem. Beni olduğum gibi kabul edin." Oysa bu tarihsel örnek sanırım bu primitif bakış açısındaki kişilere bir tokat niteliğindedir.

Öğrenmede ve bilgi yolunda sağlıcakla kalın..

No comments:

Post a Comment