Monday 5 December 2016

Gençlere Öğütler


Yukarıdaki gfarikler (diyagram - şekiller), gelişimsel psikopatoloji ve psikolojide düşük-ortalama-yüksek empatinin toplumdaki dağılımını anlatmak için kullanılır. Cambridge Üniversitesinden Prof. Simon Baron Cohen (Bilişsel Nöroloji ve Psikoloji - Pyschology & Cognitive Neuroscience) Zero Degrees of Empathy (Sıfır Empati) sunumlarında kullandığı diyagramlardır.

Bunun anlamı şudur. Toplumun empati (anlayış-yardımseverlik-sevgi) seviyesi ortalarda toplanmıştır. Empati seviyesi azaldıkça (low) psikolojik hastaların arttığı anlamı çıkar. Örneğin, sosyopatlar, psikopatlar vs. Bu durum aynı zamanda beyin gelişimini de ifade eder. Bir bakıma anlama yeteneğini ve zekayı. Empati seviyesi düşük (low) grup gibi yüksek (High) grup az miktarda insanı ifade eder. Empati seviyesi yüksek insanları, melek, çok yardımsever, çok zeki olarak ifade ettiğimiz gibi aynı zamanda aptal, ahmak, şapşal olarak değerlendiririz. Bu ne yazık ki böyledir. Tıpkı Albert Einstein'nın ve benzerlerinin okul yıllarında ya da hayatlarının çeşitli dönemlerinde başına geldiği gibi.


Yüksek empatik bireyler, başkalarının hayatlarını kurtarmak için kendi hayatlarından vazgeçebilecek insanlardır. Örneğin 2.Dünya Savaşı yıllarında Oskar Schindler, kendi hayatını tehlikeye atarak, kendi evraklarını kullanarak çok sayıda Yahudiyi trenlerle Alman soykırımından kurtarmıştır. Az sayıda da olsa tarihte örnekleri mevcuttur.

Birinin yaralandığını ya da kaza yaptığını gören az sayıdaki insan yardım etmek için durur ve gerekli-doğru yardımı mutlaka yapar. Üzüntü, yokluk vs zorluklar içindeki insanlara sessizce yardım eden ve karşılığında hiçbir şey istemeden yine sessizce giden insanlar vardır.

Kötü insanların sayısı da, iyi insanlar gibi azdır. Tek bir farkla! Kötü biri çok sayıda insanın hayatını yok eder ya da o insanlara zarar verirken; iyi insanlar kitlesel yardımlarda çok en ender bulunabilirler.

Nedeni basittir. Çok iyi insanların, çok zeki olsalar bile ailelerinden kalan bir gelir-zenginlik yok ise; zengin olma ihtimalleri yoktur. Ve büyük ihtimalle ellerindeki geliri zaten insanlara iyilik-yardım edebilmek için tüketmişlerdir.

Öte yandan iyi ve kötünün yalnız olmalarının nedeni de basittir. Her grup; anlaşabileceği akıl ve empati seviyesindeki bireylerle bir arada sosyalleşirler. Kötü ve İyi az ve dünya üzerinde dağınık olduklarından geniş sosyal çevreleri de olamaz.




Öte yandan kötü - normal - iyi olma ihtimaliniz size çok fazla bağlı değildir. Ana rahminde maruz kaldığınız kimyasal dengenin sonucudur. Testosteron seviyesi etkisinin sonuçları sizin nasıl bir birey olacağınızı belirler. Fakat bu noktada eğitimin payı yadsınamaz. Eğer kişi, psikopat veya sosyopat değilse; eğitilerek empati ve anlayış seviyesi geliştirilebilir.

Fakat yaşama bakışınız; daha sosyal olarak yaşamak; çalışmak-flört etmek (evlenmek) eğlenmek ise, ne çok kötü olmalısınız ne de çok iyi. Ortalama bölge; en kalabalık olan bölgedir.

Anne rahminin etkisini akılda tutarak; yaşamda nasıl biri olacağınıza karar verebilmeniz aldığınız eğitimlere bağlıdır. Aldığınız eğitimleri, yalnızca daha iyi yaşam diye tarif ettiğiniz daha yüksek gelir ve daha parlak bir kariyere bağlamışsanız; dünya, sizin rekabet alanınız olacaktır.

Yine de bir canlıya, yaşamında sizi anımsatacak bir iyilik yapmadan ölmemeye çalışın derim. Çünkü kötülük gibi, iyilikte bulaşıcıdır. Zaten geri kalan herkes normal!

Tekrar düşünün;
Okuyun, araştırın; öğrenin.
Öğrendiklerinizi yaşayın!

No comments:

Post a Comment